Postural kifoz duruş bozukluğu geri döndürülebiliyor

ABONE OL

Omurgayı dik tutmaya yarayan kaslar, yanlış kullanım sonucunda güçsüzleşerek kamburluğuna ilerlemesine neden oluyor. Bu ise beraberinde insanlarda duruş bozukluğunu meydana getiriyor. Son yıllarda yaygın tablet ve telefon kullanımına bağlı kamburluk görülme sıklığı artış gösteriyor. Bunun yanı sıra masa başı iş yapanlar ve sürekli hareketsiz kişilerde de hem kamburluk hem de duruş bozukluğu kaçınılmaz bir hal alıyor. Uzmanlar ise duruş bozukluğuna karşı insanları uyarıyor.

Acıbadem Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Yeşim Çimen, duruş bozukluğu ve duruş bozukluğunu önlemek için altı önemli madde hakkında konuştu.

Öncelikle masada oturma pozisyonunun düzgün olması gerektiğine ve 30 dakikada bir mola vermek gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Çimen, sırt omurgası yani troakal omurganın C şeklinde doğal bir eğriliğe sahip olduğunu dile getirerek, bu eğriliğin 20 ile 45 derece arasında olduğunu ve kamburluk yani kifozun sırttaki bu eğriliğin 50 derecenin üzerinde olması durumuna verildiği bir isim olduğunu aktardı.  

Kifozun, genellikle çocukluk ya da ergenlikte ortaya çıktığını belirten Doç. Dr. Çimen, çocukluk çağı kifozunun ikiye ayrıldığını söyledi. Birincisi ve yaygın görülenin postural kifoz olup tamamen duruş bozukluğuna bağlı, önlenebilen ve geri döndürülebilen bir durum olduğunu açıklayan Doç. Dr. Çimen, ikincisinin ise omurga deformitesine bağlı gerçek kamburluk olup nispeten az görüldüğünü ve erken tanı ve tedavi gerektirdiğini aktardı.  
 
Masa başında yanlış oturma pozisyonu, bilgisayar başında mola vermeden oturma, uzun süreli aynı pozisyonda kalma ve monitör, klavye ve fare gibi bilgisayar donanımlarının yanlış kullanılması durumlarının “Postural kifoz” yani duruş bozukluğuna bağlı olan kamburluğa neden olduğunu ifade eden Doç. Dr. Çimen, omurgayı dik tutmaya yarayan kasların yanlış kullanım sonucunda güçsüzleşip zamanla kamburluğun ilerlemesine neden olduğunu; kambur duruşun ise hem ailenin tedirgin olmasına, hem de gencin özgüveninin azalmasına, beden imajı veya benlik saygısı sorunlarının gelişmesine neden olabileceğini vurguladı. Duruş bozukluğuna bağlı olan kamburluk için tıbbi tedaviye gerek olmadığını belirten Doç. Dr. Çimen, dik duruş korselerinin kullanımı zor olduğundan kamburluğu önlemede etkili bir yöntem olmadığını dile getirdi.  

Doç. Dr. Çimen, son olarak masa başında otururken dikkat edilmesi gereken hususları şu şekilde açıkladı:  
 

Öncelikle masada ders çalışırken doğru oturmak önemlidir. Masada öne eğilmeden oturulmalı ve baş, kulaklar omuz hizasında olacak şekilde dik tutulmalıdır. Ayaklar yere düz bir şekilde temas etmeli, dizler yaklaşık doksan derece bükülmeli, diz ve kalçalar aynı düzlemde olmalıdır. Bunun sağlanması için ayak tahtalarından yararlanılabilir. 

Sandalye 360 derece dönebilmeli ve arka eğimi, yüksekliği ve kollukları ayarlanabilir olmalıdır. Güvenli hareket için ise beş ayaklı olması tercih edilir. 

Ders çalışma koltuğu belin dik durmasını sağlayacak şekilde ayarlanmalı, sırt koltuğa yaslanmalıdır. Bel kavisi gerekirse bir bel yastığı ile desteklenmelidir.  

Monitör ekranının üstü gözümüzle aynı seviyede ya da gözümüzden birkaç cm yukarıda olmalıdır. Daha alçakta olması eğilmemize ve sırtta kambur oluşumuna yol açar. 

Sürekli masa başında oturmak postürümüzün bozulmasına neden olacağından kısa süreli ama sık dinlenme araları önerilmektedir. Bu yüzden 30 dakikada bir, birkaç dakika mola vererek oda içinde yürümeli, esneme hareketleri yapılmalıdır. 

Duruş bozukluğuna karşı yüzme, özellikle de sırt üstü yüzme, bel, sırt ve boyun egzersizleri, pilates ve yoga başta olmak üzere düzenli spor yapılması gerekmektedir.
 

doç. dr. yeşim çimen kifoz postural kifoz kamburluk duruş bozukluğu masa başı