Tırnaklar hastalık habercisi olabilir

ABONE OL

Tırnaklardaki değişikliklerin vücudun iç organlarında başlayan hastalıklarla ilgili belirtilere işaret edebileceğini söyleyen Acıbadem International Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Şenay Ağırgöl, romatizma, kalp ve akciğer hastalıklarının bunların arasında yer alabildiğini açıkladı

Tırnaklarımız parmak uçlarına destek vererek dokunma ve taşımayı sağlayan önemli yapılar olduğu gibi kozmetik olarak da hayatımızın merkezinde yer alıyor. Bakımlı olmanın önemli göstergelerinden biri olan tırnaklarımız aynı zamanda pek çok ciddi hastalığın işaretini de verebiliyor.  Acıbadem International Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Şenay Ağırgöl, tırnaklarda aniden oluşan veya giderek artış gösteren değişimlerde hekime başvurmak gerektiğine dikkat çekerek, “Yaygın görülen pek çok önemli hastalık tırnakların renginde, şeklinde veya yüzeyindeki değişimlerle kendini belli edebilir. Değişimlerin dikkate alınması, çeşitli dermatolojik veya sistemik hastalıkların tanısının konulmasına yardımcı olabilir. Kişinin tırnak değişimini açıklayacak protez tırnak ve yapıştırıcı kullanmak gibi belirgin aktivasyonu yoksa dermatoloji hekimine başvurmasında fayda var” dedi.

Dermatoloji Uzmanı Dr. Şenay Ağırgöl, tırnaklarda oluşan değişimlerin işaret edebileceği bazı hastalıkları anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.

Tırnak ve çevresindeki dokular giderek kalınlaşırken tırnakların sarı renk almaya başlaması ‘sarı tırnak sendromu’ olarak ifade edilir.  “Tüm tırnakları etkileyen sarı renk önemli ve bu tablo akciğer hastalıkları, lenfödem ile kronik sinüzitle ilişkili olabilir” bilgisini veren Dr. Şenay Ağırgöl, şöyle devam etti; “Deri hastalıklarında sarı renk en sık mantar nedeniyle görülür. Mantar ilerlediği zaman tırnağın sertliğini bozar. Tırnak yumuşak ve kırılgan hale gelerek kalınlaşır, ardından dökülür. Erken fark edilirse kolayca tedavi edilebilir, ancak kalınlık artınca aylar süren ilaç tedavisi kullanmak gerekir.”

Tırnak bombeliğinin değişerek tırnak ortasının çökük, kenarlarının kalkık hale gelmesi ‘kaşık tırnak’ olarak ifade ediliyor.  Dr. Ağırgöl, kaşık tırnağın en sık demir eksikliği anemisi nedeniyle oluştuğunu vurgulayarak, “Tiroit, tip 2 diyabet ve plummer vinson gibi yemek borusu hastalıklarında, kanserlerde kaşık tırnak oluşabilir. Tırnaklar kaşık şekli almaya başladıysa, en azından vücuttaki demir miktarına baktırmakta fayda var” dedi.

Normalde iki tırnak birbirine değince elmas deseni görülürken, tırnağın bombeliği arttığında görüntü bozulur. Bombeleşme, akciğer, kalp hastalıkları, akciğer kanseri, kalp zarı enfeksiyonları, doğumsal kalp hastalığı, akciğer absesi, inflamatuar bağırsak hastalıkları, siroz ve sindirim sistemi kanserlerinin belirtisi olabilir. Tek taraflı bombelik artışı aynı taraftaki damarlarda oluşan soruna işaret edebilir.

Tırnak yatağının uç kısmında bir bölümün ince bant şeklinde kırmızı ve kahverengi, diğer kısmın ise beyaz renk alması ‘teri tırnağı’ olarak adlandırılır. Karaciğer hastalıkları, siroz, otoimmün hepatit, romatoit artrit, reiter sendromu, tip 2 diyabet, kalp hastalıkları veya böbrek yetmezliği belirtisi olabilir. Teri tırnağının ilerleyen yaşlarda görülme sıklığının arttığını belirten Dr. Ağırgöl, “Tırnak dip kısımları beyaz ve ucu ay şeklinde bir görünüm aldıysa hekime başvurmak gerekir” diye konuştu.

Tırnak üzerinde minik çukurcuklar oluşan yüksük tırnak genellikle cilt hastalıkları ile oluşuyor. En yaygın nedenlerinden biri olan el egzamaları uzun süre devam eder ve tedavi edilmezse tırnak yapısı da bozulabiliyor.  Sedef, sarkoidoz, lupus ve liken hastalıklarında da çukurcuklar görülebiliyor. Tüm tırnakları etkileyen yüksük tırnak şiddetli bir saçkıran nedeniyle de gelişebiliyor.  

Beyaz tırnaklar çoğunlukla manikür ve tırnak yeme sorunlarından kaynaklansa da altta sistemik veya genetik hastalık yatabilir. Beyazlık tırnağın tamamını kapladığı gibi çizgi veya nokta şeklinde olabilir. Arsenik ve ağır metal zehirlenmeleri, vitamin eksikliği, böbrek yetmezliği, sinir hastalıkları, polisitemia vera, hemokromatozis, kindler sendromu ve lupus hastalıklarının yanı sıra organ nakli ve ilaçların yan etkileri sebep olabilir. Dr. Ağırgöl, “Sedef, liken, tırnak mantarı, saçkıran ve vitiligo da beyaz tırnağa yol açabilir. Her beyaz tırnak hastalık değildir, ancak hekimin rmesinde fayda var” dedi.

En çok el tırnaklarında görülen ‘kırılgan tırnak’ genellikle vücutta su ve yağ azaldığı zaman oluşuyor.  Dr. Şenay Ağırgöl, travmalar, liken, saçkıran ve darier hastalığı, egzama gibi cilt hastalıkları ile tiroit hastalıkları, beslenme bozuklukları ve romatizmal hastalıklar gibi sistemik hastalıkların, çinko, C, E vitamini eksiklikleri ile ilaç yan etkilerinin tırnakların kırılmasına neden olabileceğini belirtti. Sözlerine şöyle devam etti, “Kırılgan tırnaklarda önce buna yol açan hastalık varsa, tedavi edilmeli. Destekleyici ve takviye edici gıdalar verilebilir. Demir, çinko ile biotin tırnak kırılganlığını azaltmada etkili olabilir. Tırnak nemlendiricileri ve kısa süreli tırnak cilası uygulamak da tırnağı destekleyebilir.”

Tırnak plağı tırnak yatağından ayrılınca, araya renk yapan bakterilerin girmesi nedeniyle tırnak yeşil veya kahverengi renk alabilir. Mantarlar da bu açıklıktan tırnağa eklenebilir ve bunun sonucu tırnak kalınlaşabilir. Tırnak ayrılması genellikle travma, tırnak mantarı ve egzama gibi etkenler sonucu oluşsa da bazen sebebi bulunamaz. Dr. Şenay Ağırgöl, tırnak ayrılması tedavisinde travma, su ve deterjandan kaçınmanın önemli olduğunu belirterek, “Ayrılan bölgede enfeksiyon oluşmaması için dikkat edilmeli. Tırnak yatağı sert şekilde temizlenmemeli. Temizlik yaparken plastik eldiven altına pamuklu eldiven takılmalı. Tırnak düzelene kadar kalıcı tırnak uygulamalarından kaçınılmalı” diye konuştu.
 

acıbadem international hastanesi dermatoloji uzmanı dr. şenay ağırgöl egzama tırnak