Bebekler, yaşlılar ve vücut direnci düşük kişiler grip riski grubunda
Kış ayları yaklaşırken grip virüsüne yakalanma riskimiz de artış gösteriyor. Bulaşık bir hastalık olan grip ise kolayca yayılabiliyor. Bulaşabilen grip virüsü, en çok damlacık yolu dediğimiz öksürme, hapşırma, konuşma ve teması ile kişiyi etkisi altına alıyor. Doktor Takvimi uzmanı Op. Dr. Abdurrahman Bozkurttan, grip hakkında konuştu.
30 Kasım 2022 - 21:14
DoktorTakvimi uzmanı Op. Dr. Abdurrahman Bozkurttan konuşmasının başında önemli bir konuya dikkat çekerek, mevsimsel gribin yıl içinde tekrar etmesinin ve her yıl farklı bir türünün ortaya çıkmasının, gribe sebep olan H.İnfluanze virüsünün sık mutasyona uğramasından kaynaklandığına dikkat çekti. Grip belirtilerinin, virüsün vücuda girmesinden 1-3 gün sonra ortaya çıktığını belirten Dr. Bozkurttan, vücut direncinin güçlü olduğu durumlarda hastalığın hafif atlatılabildiğini, vücut direncinin düştüğü yaşlılık, kronik hastalıklar, yenidoğan dönemi ve gebelik gibi durumlarda da hastalığın ağır seyredebildiğini ifade etti. Dr. Bozkurt, şu ifadeleri kullandı:
“Ateş (38 °C ve üzeri) yükseliyor ve üşüme titreme görülür. Baş/boğaz ağrısı ve yutma güçlüğü hastalığa eşlik edebilir. Kuru öksürük, karın ağrısı, burun akıntısı, eklem ağrıları ve genel bir halsizlik görülebilir. Şikayetler genelde 5-7 gün sürer ve ilk 2-3 gün şiddetlenir. Daha sonra ise düzelme başlıyor ancak iyileşme süresi 10-15 günü bulabilir.”
Grip virüsünün, bebeklik döneminden yaşlılık dönemine kadar her yaş grubundaki kişileri etkileyebildiğine açıklık getiren Bozkurttan, Risk grubundaki kişilerde hastalığın daha ağır seyredebildiğini ve hatta hastalığa bağlı gelişen komplikasyonlarla ölümcül olabileceği konusunda uyarıda bulunarak, risk gruplarını sıraladı:
“2 yaş altı ve 65 yaş üstü kişiler, şeker hastalığı gibi herhangi bir metabolik hastalığı olanlar, astım veya bronşit gibi kronik solunum yolu hastalığı bulunanlar, kronik kalp ve damar hastalığı olanlar, kronik böbrek hastalığı olanlar, bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler (kanser hastalığı, kronik kan hastalığı HIV/AIDS hastaları), obez hastalar, gebeler, huzur evinde yaşayanlar.”
Hazırlanan aşı ile sağlanan koruyucu antikor düzeyinin, sağlıklı erişkinlerde İnfluanze A için % 80’nin üzerinde olduğunu söyleyen Op. Dr. Abdurrahman Bozkurttan, “Gripten korunmada en etkili yöntem, o yıl gribal enfeksiyonun en sık görülen alt tipine göre, ekim-mart aylarında üretilen grip aşısını yaptırmaktan geçiyor. Grip aşıları güvenli bir şekilde dünyada 50 yıldan fazladır kullanılıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün virüsün antijenik değişikliklerini her yıl yakından takip edip, o yıl aşı için gerekli önerilerde bulunuyor. Bu öneride dikkate alınarak, her yıl etkili olan aşı üretiliyor. Gribal enfeksiyonlardan korunmak için kişisel hijyene olabildiğince dikkat edilmelidir. Eller bol bol su ve sabunla yıkanmalı, hasta kişilerle temastan, kalabalık ortamlarda uzun süre kalmaktan, ağız burun ve gözlere el ile temas etmekten kaçınılmalıdır. Hapşırırken ya da öksürürken ağız ve burun bir mendille kapatılmalıdır. Grip hastalığına karşı vücut direncini güçlü tutmak için de günde ortalama 7 saat uyunmalı ve başta C vitamini olmak üzer vücudun savunma sistemini güçlendirecek besinler tüketilmelidir” diye konuştu.
Hasta kişilerin, hekim önerisi dışında ilaç kullanmamasının ve risk grubundaki kişilerin olası komplikasyonlardan korunmak için mutlaka hekime başvurmasının önemli olduğunu belirten Op. Dr. Abdurrahman Bozkurttan, hasta gebelerde gribin ağır seyredip ölümcül olabileceği konusunda da uyarıda bulundu.
“Ateş (38 °C ve üzeri) yükseliyor ve üşüme titreme görülür. Baş/boğaz ağrısı ve yutma güçlüğü hastalığa eşlik edebilir. Kuru öksürük, karın ağrısı, burun akıntısı, eklem ağrıları ve genel bir halsizlik görülebilir. Şikayetler genelde 5-7 gün sürer ve ilk 2-3 gün şiddetlenir. Daha sonra ise düzelme başlıyor ancak iyileşme süresi 10-15 günü bulabilir.”
Grip virüsünün, bebeklik döneminden yaşlılık dönemine kadar her yaş grubundaki kişileri etkileyebildiğine açıklık getiren Bozkurttan, Risk grubundaki kişilerde hastalığın daha ağır seyredebildiğini ve hatta hastalığa bağlı gelişen komplikasyonlarla ölümcül olabileceği konusunda uyarıda bulunarak, risk gruplarını sıraladı:
“2 yaş altı ve 65 yaş üstü kişiler, şeker hastalığı gibi herhangi bir metabolik hastalığı olanlar, astım veya bronşit gibi kronik solunum yolu hastalığı bulunanlar, kronik kalp ve damar hastalığı olanlar, kronik böbrek hastalığı olanlar, bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler (kanser hastalığı, kronik kan hastalığı HIV/AIDS hastaları), obez hastalar, gebeler, huzur evinde yaşayanlar.”
Hazırlanan aşı ile sağlanan koruyucu antikor düzeyinin, sağlıklı erişkinlerde İnfluanze A için % 80’nin üzerinde olduğunu söyleyen Op. Dr. Abdurrahman Bozkurttan, “Gripten korunmada en etkili yöntem, o yıl gribal enfeksiyonun en sık görülen alt tipine göre, ekim-mart aylarında üretilen grip aşısını yaptırmaktan geçiyor. Grip aşıları güvenli bir şekilde dünyada 50 yıldan fazladır kullanılıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün virüsün antijenik değişikliklerini her yıl yakından takip edip, o yıl aşı için gerekli önerilerde bulunuyor. Bu öneride dikkate alınarak, her yıl etkili olan aşı üretiliyor. Gribal enfeksiyonlardan korunmak için kişisel hijyene olabildiğince dikkat edilmelidir. Eller bol bol su ve sabunla yıkanmalı, hasta kişilerle temastan, kalabalık ortamlarda uzun süre kalmaktan, ağız burun ve gözlere el ile temas etmekten kaçınılmalıdır. Hapşırırken ya da öksürürken ağız ve burun bir mendille kapatılmalıdır. Grip hastalığına karşı vücut direncini güçlü tutmak için de günde ortalama 7 saat uyunmalı ve başta C vitamini olmak üzer vücudun savunma sistemini güçlendirecek besinler tüketilmelidir” diye konuştu.
Hasta kişilerin, hekim önerisi dışında ilaç kullanmamasının ve risk grubundaki kişilerin olası komplikasyonlardan korunmak için mutlaka hekime başvurmasının önemli olduğunu belirten Op. Dr. Abdurrahman Bozkurttan, hasta gebelerde gribin ağır seyredip ölümcül olabileceği konusunda da uyarıda bulundu.
10:07
YORUMLAR