İzmir iş dünyasından 30 Ağustos'ta bağımsızlık vurgusu
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılı sebebiyle İzmir iş dünyası birer mesaj yayınlayarak bağımsızlık vurgusu yaptı. İzmirli iş insanları, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve kurtuluş savaşı şehitlerini de saygı, sevgi ve minnetle andılar.
29 Ağustos 2022 - 09:28
BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı:
“Türk ulusunun boyun eğmeyeceğinin ilanı”
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna emin adımlarla yürüdüğümüz o kutlu mücadelenin en kritik zaferlerinden biri olan 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi’nin 100. yıl dönümünde, bu ulusun hiçbir zaman başka milletlere boyun eğmeyeceğini, bağımsızlık ve özgürlük tutkusunun ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha dünyaya ilan etmiştir.
İzmir’in kurtuluşu olan 9 Eylül’e kadar tüm Ege’yi özgürlüğüne kavuşturan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi ile bu kutlu yürüyüşü başlatmış, İzmir’de bu mücadeleyi zafer ile sona erdirmiştir. Bu uğurda canlarını hiç düşünmeden feda eden şehitlerimizi ve gazilerimizi minnet, şükran ve rahmetle anıyorum.
Bu düşüncelerle 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılının tüm ulusumuza kutlu ve mutlu olmasını diliyor, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bir kez daha minnet ile anıyorum.
GİFED Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter:
“Demokratik, laik cumhuriyet yürüyüşünün destansı adımı”
Samsun’da yakılan meşalenin İzmir’de fener alayına dönüşünün hikayesidir aslında Kurtuluş Savaşı. Bu destansı mücadelenin en büyük hamlesi ise kuşkusuz 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi’dir. 100. Yılını kutladığımız bu kutlu güne imzasını atan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
Demokratik, laik bir cumhuriyete yürüyüşün destansı adımlarından biri olan 30 Ağustos’un 100. Yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerine, kuruluş felsefesine daha bir şevkle sarılmamız gerekmektedir.
Anadolu’yu son düşman işgalinden kurtaracak ve İzmir’de son bulacak olan yürüyüşün adı olan 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi, tüm dünyaya Türkiye’nin bağımsız bir ulus olarak doğduğunu ilan etmiştir.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde başlatılan bu mücadelenin sonunda kurulan Laik, demokratik ve hukukun üstünlüğüne inanan özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti, o mücadele içinde canlarını kaybetmiş tüm şehitlerimizin bize bir armağanıdır. Bu büyük gününün 100. yılını kutlarken, vatanının istikbali uğruna canını hiçe sayarak mücadele eden tüm gazi ve şehitlerimizi saygı ve minnetle bir kez daha anıyorum.
ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı:
“Kahramanlık destanı”
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün komutasındaki Türk ordusunun 26 Ağustos'ta başlayan ve 30 Ağustos’ta eşsiz zaferi ile sonuçlanan Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Savaşı, bir kahramanlık destanı olarak dünya sahnesinde yerini almıştır.
Bugün Kurtuluş Savaşımızın ve Cumhuriyet tarihimizin dönüm noktası olan 30 Ağustos Zaferinin 100. Yıldönümüne ulaşmış bulunuyoruz. Bu önemli günde, ATATÜRK ilkelerinin ve Cumhuriyet değerlerinin anlam ve kıymetini derinden hissetmek ve sahip çıkmak hepimizin borcu ve görevidir.
Tüm milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyor, bu büyük zaferin mimarı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve kahraman silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt:
“Bağımsızlık ve özgürlüğe düşkünlüğümüzü tescilledi”
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’da yaktığı özgürlük mücadelesinin en önemli savaşlarından biri olan Büyük Taarruz Zaferi, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun da müjdesidir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün komutasındaki Türk ordusu, emperyal güçlerin Türkiye coğrafyası üzerindeki tüm emellerini yırtıp atmış, Türk insanının bağımsızlığına ve özgürlüğüne olan düşkünlüğünü tescillemiştir.
Kurtuluş Savaşı’nın en şanlı zaferi olan 30 Ağustos’un 100. yılında, ulusal egemenliğe dayanan, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin ne zorluklarla, ne çok bedeller ödenerek atıldığını böylesi günlerde daha güçlü idrak ediyoruz. Bu anlamda 30 Ağustos, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun en önemli mihenk taşlarından biridir. Başta Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm kahramanlarımızı, aziz şehitlerimizi sevgi, saygı, minnet ve rahmetle, şükranla anıyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılı kutlu mutlu olsun.
EGSD Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Ertuğrul:
“Azim ve kararlılığımızın dünyaya gösterildiği gün”
Yüce Türk Milleti’nin bağımsızlık ve özgürlük yolunda gösterdiği azim ve kararlılığın dünyaya ilan edildiği büyük zaferin 100. yıl dönümünü kutlamanın mutluluk ve heyecanını yaşıyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılı tüm ulusumuza kutlu, mutlu olsun.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, 26 Ağustos’ta başlayan ve 30 Ağustos 1922 Büyük Taarruz ile eşi benzeri görülmemiş bu zafer, ulusumuzun Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde bağımsızlık ve özgürlük uğruna ortaya koyduğu azim ve kararlılığı tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir.
Sadece Kurtuluş Savaşı’nın değil tarihimizin en önemli zaferlerinden birisi olan ve kaderimizi değiştiren 30 Ağustos Zaferi, demokratik ve çağdaş Cumhuriyet’in kurulmasının da yolunu açmıştır.
Bu duygu ve düşüncelerle, 30 Ağustos Zafer Bayramının 100. yılını en içten duygularla kutluyor; Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, tüm şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.
KESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mutlu Can Günel:
“İzmir’in kurtuluşunun kapısı aralandı”
Bandırma vapuru ile Samsun’a doğru yola çıkarak milli mücadelenin fitilini ateşleyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, 30 Ağustos 1922 günü Büyük Taarruz‘un kazanılmasıyla İzmir’in kurtuluşunun da kapısını aralamıştır. Bu kutlu günün 100. Yılını yaşarken, Anadolu üzerinde hiçbir yabancı unsurun emeline ulaşamayacağının o gün ilan edildiğini anlıyoruz, görüyoruz.
100. yılında bu kutlu günün bağımsızlığımız üzerindeki etkisini bugün daha net hissediyoruz. Bugünden o günlere bakarken, savaş meydanında ödenen bedelleri, bu mücadelede ve tüm Kurtuluş Savaşı’nda tüm ulusun yaptığı fedakarlıkları daha iyi idrak ediyoruz.
Bu sebeple bize bu zaferi bizzat savaş meydanında bulunarak armağan eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve bu uğurda canını vermiş tüm şehitlerimizi sevgiyle, saygıyla, minnetle anıyorum.
TÜGİAD Ege Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Melih Sebastien Durmuş:
“Türk ulusunun kendi kaderini tayin ettiği gün”
30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi, ülkesi düşman ülkeler tarafından işgal edilmiş bir milletin, tarih sahnesine yeniden çıktığı, kendisi hakkında planlar yapanların tüm reçetelerini çöpe attığı, kendi kaderini kendisinin çizdiği kutlu bir gündür.
Ebedi Başkomutanımız Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, aşılması imkansız tespiti yapılan Yunan Ordusu’nu 30 Ağustos 1922 günü Büyük Taarruz ile dağıtarak İzmir’e kadar sürmüş, Anadolu’yu son yabancı asker postalından temizlemiştir.
100. Yılını kutladığımız bu kutlu gün vesilesi ile bu laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni bizlere armağan eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere uğurda yaşamlarını kaybeden tüm silah arkadaşlarını saygıyla, sevgiyle anıyorum.
İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin:
“Türk kadınları olarak Atatürk’e minnettarız”
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bağımsızlık meşalesini Samsun’da yaktığı milli mücadelemizin 30 Ağustos 1922 günü büyük bir zafer ile nihayete ermesi ve 9 Eylül’de İzmir’in kurtuluşunun yolunu açması, Anadolu’nun bağımsızlık ülküsünün ne kadar güçlü olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Büyük Taarruz’un 100. yılında Anadolu topraklarını işgalcilerden temizleyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını sevgi ve minnet ile anıyor, hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum.
100. yıl vesilesi ile bir kez daha üstüne basarak söylemek gerekir ki Türkiye Cumhuriyeti özgür ve bağımsız olmasının yanında, laik demokratik ve hukuk devleti olarak bugünlere gelmiştir. Türk kadınları olarak başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e duyduğumuz minnetin ölçüsü yoktur. Başta Atatürk olmak üzere tüm silah arkadaşlarının anısı önünde saygıyla eğiliyor, hepsini sevgiyle anıyorum.
EGİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Pınar Kılıç:
“Tarihe altın harflerle yazılmıştır”
Yurdumuzun düşman işgalinden kurtuluşunu ve İzmir’e yürüyüşün başladığı 30 Ağustos Zaferi’nin 100. Yılı kutlu mutlu olsun.
26 Ağustos 1922 günü başlayan Başkomutanlık Meydan Savaşı 30 Ağustos günü Büyük Taarruz ile hedefine ulaşan bu kritik mücadele, Samsun’da başlayan özgürlük yürüyüşünün en kararlı adımı olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.
Bugün böylesi fedakarca bir mücadele ile kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’nin mirasçıları olarak bizlere düşen en önemli görev, geçmişimizden aldığımız güç ve cesaretle geleceğimize bakmak, birlik ve beraberliğimizden ödün vermeden ama değerlerimize de sahip çıkarak bağımsızlığımızı her platformda savunmaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu zaferi bize armağan eden İstiklal Mücadelemizin bütün kahramanlarını, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor, tüm ulusumuzun zafer bayramını kutluyorum.
KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Senem Kılıç:
“Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolun taşları döşenmiştir”
Ulusumuzun bağımsızlık uğruna gösterdiği azim ve kararlılığın tüm dünyaya ilan edildiği Büyük Taarruz Zaferi’nin 100. yıldönümünü milletçe kutlamanın mutluluk ve heyecanını yaşıyoruz.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde, 26 Ağustos'ta başlayan ve 30 Ağustos 1922'de tarihe altın harflerle yazılmış bir zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muhaberesi ile topraklarımız kurtarılmış, Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolun taşları döşenmiştir. Türk Ulusu bu zaferle, kendisini tarih sahnesinden silmek isteyenlere, tüm mazlum halklara örnek olacak biçimde bir ders vermiş; hiçbir şekilde bağımsızlıktan ödün vermeyeceğini tüm dünyaya duyurmuştur.
Bu duygu ve düşüncelerle, bütün ulusumuzun 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutluyor, başta milli mücadelemizin önderi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle, sevgiyle ve minnetle anıyorum.
EGOD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu için en kararlı adım”
30 Ağustos 1922 Büyük Taarruzu tarihimizin en önemli destanlarından biridir. 30 Ağustos’u sadece askeri zafer olarak değerlendirmenin ötesinde de anlamları bünyesinde barındırıyor.
Başkomutanlık Meydan Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasıyla birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna doğru en büyük ve kararlı adım atılmış, Samsun’dan başlayan ve İzmir’in dağlarına kadar uzanan Milli Mücadelenin bu zafer ile kazanıldığı tescillenmiştir. Sevr ile ilan edilen, Anadolu’ya yönelik hain planları yırtıp atan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti yolunda en büyük adımı da bu vesile ile atmıştır.
Başta Atatürk ve silah arkadaşlarını minnetle anarken, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılında vatanı için canını kaybetmiş insanlarımızı da saygıyla ve sevgiyle anıyorum.
“Türk ulusunun boyun eğmeyeceğinin ilanı”
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna emin adımlarla yürüdüğümüz o kutlu mücadelenin en kritik zaferlerinden biri olan 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi’nin 100. yıl dönümünde, bu ulusun hiçbir zaman başka milletlere boyun eğmeyeceğini, bağımsızlık ve özgürlük tutkusunun ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha dünyaya ilan etmiştir.
İzmir’in kurtuluşu olan 9 Eylül’e kadar tüm Ege’yi özgürlüğüne kavuşturan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi ile bu kutlu yürüyüşü başlatmış, İzmir’de bu mücadeleyi zafer ile sona erdirmiştir. Bu uğurda canlarını hiç düşünmeden feda eden şehitlerimizi ve gazilerimizi minnet, şükran ve rahmetle anıyorum.
Bu düşüncelerle 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılının tüm ulusumuza kutlu ve mutlu olmasını diliyor, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bir kez daha minnet ile anıyorum.
GİFED Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter:
“Demokratik, laik cumhuriyet yürüyüşünün destansı adımı”
Samsun’da yakılan meşalenin İzmir’de fener alayına dönüşünün hikayesidir aslında Kurtuluş Savaşı. Bu destansı mücadelenin en büyük hamlesi ise kuşkusuz 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi’dir. 100. Yılını kutladığımız bu kutlu güne imzasını atan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
Demokratik, laik bir cumhuriyete yürüyüşün destansı adımlarından biri olan 30 Ağustos’un 100. Yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerine, kuruluş felsefesine daha bir şevkle sarılmamız gerekmektedir.
Anadolu’yu son düşman işgalinden kurtaracak ve İzmir’de son bulacak olan yürüyüşün adı olan 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi, tüm dünyaya Türkiye’nin bağımsız bir ulus olarak doğduğunu ilan etmiştir.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde başlatılan bu mücadelenin sonunda kurulan Laik, demokratik ve hukukun üstünlüğüne inanan özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti, o mücadele içinde canlarını kaybetmiş tüm şehitlerimizin bize bir armağanıdır. Bu büyük gününün 100. yılını kutlarken, vatanının istikbali uğruna canını hiçe sayarak mücadele eden tüm gazi ve şehitlerimizi saygı ve minnetle bir kez daha anıyorum.
ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı:
“Kahramanlık destanı”
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün komutasındaki Türk ordusunun 26 Ağustos'ta başlayan ve 30 Ağustos’ta eşsiz zaferi ile sonuçlanan Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Savaşı, bir kahramanlık destanı olarak dünya sahnesinde yerini almıştır.
Bugün Kurtuluş Savaşımızın ve Cumhuriyet tarihimizin dönüm noktası olan 30 Ağustos Zaferinin 100. Yıldönümüne ulaşmış bulunuyoruz. Bu önemli günde, ATATÜRK ilkelerinin ve Cumhuriyet değerlerinin anlam ve kıymetini derinden hissetmek ve sahip çıkmak hepimizin borcu ve görevidir.
Tüm milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyor, bu büyük zaferin mimarı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve kahraman silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt:
“Bağımsızlık ve özgürlüğe düşkünlüğümüzü tescilledi”
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’da yaktığı özgürlük mücadelesinin en önemli savaşlarından biri olan Büyük Taarruz Zaferi, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun da müjdesidir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün komutasındaki Türk ordusu, emperyal güçlerin Türkiye coğrafyası üzerindeki tüm emellerini yırtıp atmış, Türk insanının bağımsızlığına ve özgürlüğüne olan düşkünlüğünü tescillemiştir.
Kurtuluş Savaşı’nın en şanlı zaferi olan 30 Ağustos’un 100. yılında, ulusal egemenliğe dayanan, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin ne zorluklarla, ne çok bedeller ödenerek atıldığını böylesi günlerde daha güçlü idrak ediyoruz. Bu anlamda 30 Ağustos, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun en önemli mihenk taşlarından biridir. Başta Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm kahramanlarımızı, aziz şehitlerimizi sevgi, saygı, minnet ve rahmetle, şükranla anıyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılı kutlu mutlu olsun.
EGSD Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Ertuğrul:
“Azim ve kararlılığımızın dünyaya gösterildiği gün”
Yüce Türk Milleti’nin bağımsızlık ve özgürlük yolunda gösterdiği azim ve kararlılığın dünyaya ilan edildiği büyük zaferin 100. yıl dönümünü kutlamanın mutluluk ve heyecanını yaşıyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılı tüm ulusumuza kutlu, mutlu olsun.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, 26 Ağustos’ta başlayan ve 30 Ağustos 1922 Büyük Taarruz ile eşi benzeri görülmemiş bu zafer, ulusumuzun Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde bağımsızlık ve özgürlük uğruna ortaya koyduğu azim ve kararlılığı tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir.
Sadece Kurtuluş Savaşı’nın değil tarihimizin en önemli zaferlerinden birisi olan ve kaderimizi değiştiren 30 Ağustos Zaferi, demokratik ve çağdaş Cumhuriyet’in kurulmasının da yolunu açmıştır.
Bu duygu ve düşüncelerle, 30 Ağustos Zafer Bayramının 100. yılını en içten duygularla kutluyor; Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, tüm şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.
KESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mutlu Can Günel:
“İzmir’in kurtuluşunun kapısı aralandı”
Bandırma vapuru ile Samsun’a doğru yola çıkarak milli mücadelenin fitilini ateşleyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, 30 Ağustos 1922 günü Büyük Taarruz‘un kazanılmasıyla İzmir’in kurtuluşunun da kapısını aralamıştır. Bu kutlu günün 100. Yılını yaşarken, Anadolu üzerinde hiçbir yabancı unsurun emeline ulaşamayacağının o gün ilan edildiğini anlıyoruz, görüyoruz.
100. yılında bu kutlu günün bağımsızlığımız üzerindeki etkisini bugün daha net hissediyoruz. Bugünden o günlere bakarken, savaş meydanında ödenen bedelleri, bu mücadelede ve tüm Kurtuluş Savaşı’nda tüm ulusun yaptığı fedakarlıkları daha iyi idrak ediyoruz.
Bu sebeple bize bu zaferi bizzat savaş meydanında bulunarak armağan eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve bu uğurda canını vermiş tüm şehitlerimizi sevgiyle, saygıyla, minnetle anıyorum.
TÜGİAD Ege Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Melih Sebastien Durmuş:
“Türk ulusunun kendi kaderini tayin ettiği gün”
30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi, ülkesi düşman ülkeler tarafından işgal edilmiş bir milletin, tarih sahnesine yeniden çıktığı, kendisi hakkında planlar yapanların tüm reçetelerini çöpe attığı, kendi kaderini kendisinin çizdiği kutlu bir gündür.
Ebedi Başkomutanımız Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, aşılması imkansız tespiti yapılan Yunan Ordusu’nu 30 Ağustos 1922 günü Büyük Taarruz ile dağıtarak İzmir’e kadar sürmüş, Anadolu’yu son yabancı asker postalından temizlemiştir.
100. Yılını kutladığımız bu kutlu gün vesilesi ile bu laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni bizlere armağan eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere uğurda yaşamlarını kaybeden tüm silah arkadaşlarını saygıyla, sevgiyle anıyorum.
İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin:
“Türk kadınları olarak Atatürk’e minnettarız”
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bağımsızlık meşalesini Samsun’da yaktığı milli mücadelemizin 30 Ağustos 1922 günü büyük bir zafer ile nihayete ermesi ve 9 Eylül’de İzmir’in kurtuluşunun yolunu açması, Anadolu’nun bağımsızlık ülküsünün ne kadar güçlü olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Büyük Taarruz’un 100. yılında Anadolu topraklarını işgalcilerden temizleyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını sevgi ve minnet ile anıyor, hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum.
100. yıl vesilesi ile bir kez daha üstüne basarak söylemek gerekir ki Türkiye Cumhuriyeti özgür ve bağımsız olmasının yanında, laik demokratik ve hukuk devleti olarak bugünlere gelmiştir. Türk kadınları olarak başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e duyduğumuz minnetin ölçüsü yoktur. Başta Atatürk olmak üzere tüm silah arkadaşlarının anısı önünde saygıyla eğiliyor, hepsini sevgiyle anıyorum.
EGİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Pınar Kılıç:
“Tarihe altın harflerle yazılmıştır”
Yurdumuzun düşman işgalinden kurtuluşunu ve İzmir’e yürüyüşün başladığı 30 Ağustos Zaferi’nin 100. Yılı kutlu mutlu olsun.
26 Ağustos 1922 günü başlayan Başkomutanlık Meydan Savaşı 30 Ağustos günü Büyük Taarruz ile hedefine ulaşan bu kritik mücadele, Samsun’da başlayan özgürlük yürüyüşünün en kararlı adımı olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.
Bugün böylesi fedakarca bir mücadele ile kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’nin mirasçıları olarak bizlere düşen en önemli görev, geçmişimizden aldığımız güç ve cesaretle geleceğimize bakmak, birlik ve beraberliğimizden ödün vermeden ama değerlerimize de sahip çıkarak bağımsızlığımızı her platformda savunmaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu zaferi bize armağan eden İstiklal Mücadelemizin bütün kahramanlarını, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor, tüm ulusumuzun zafer bayramını kutluyorum.
KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Senem Kılıç:
“Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolun taşları döşenmiştir”
Ulusumuzun bağımsızlık uğruna gösterdiği azim ve kararlılığın tüm dünyaya ilan edildiği Büyük Taarruz Zaferi’nin 100. yıldönümünü milletçe kutlamanın mutluluk ve heyecanını yaşıyoruz.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde, 26 Ağustos'ta başlayan ve 30 Ağustos 1922'de tarihe altın harflerle yazılmış bir zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muhaberesi ile topraklarımız kurtarılmış, Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolun taşları döşenmiştir. Türk Ulusu bu zaferle, kendisini tarih sahnesinden silmek isteyenlere, tüm mazlum halklara örnek olacak biçimde bir ders vermiş; hiçbir şekilde bağımsızlıktan ödün vermeyeceğini tüm dünyaya duyurmuştur.
Bu duygu ve düşüncelerle, bütün ulusumuzun 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutluyor, başta milli mücadelemizin önderi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle, sevgiyle ve minnetle anıyorum.
EGOD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu için en kararlı adım”
30 Ağustos 1922 Büyük Taarruzu tarihimizin en önemli destanlarından biridir. 30 Ağustos’u sadece askeri zafer olarak değerlendirmenin ötesinde de anlamları bünyesinde barındırıyor.
Başkomutanlık Meydan Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasıyla birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna doğru en büyük ve kararlı adım atılmış, Samsun’dan başlayan ve İzmir’in dağlarına kadar uzanan Milli Mücadelenin bu zafer ile kazanıldığı tescillenmiştir. Sevr ile ilan edilen, Anadolu’ya yönelik hain planları yırtıp atan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti yolunda en büyük adımı da bu vesile ile atmıştır.
Başta Atatürk ve silah arkadaşlarını minnetle anarken, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yılında vatanı için canını kaybetmiş insanlarımızı da saygıyla ve sevgiyle anıyorum.
YORUMLAR